İmar Kirliliğine Neden Olma Suçu ve Cezası (TCK m. 184)

Kişilerin sağlıklı bir yaşam sürebilmesi için sağlıklı bir çevrede yaşama hakkı bulunur. Çevrenin korunması da bu noktada oldukça önemlidir. Çeşitli ülkelerde çevrenin korunması için yapılan düzenlemeler bizim ülkemiz için de geçerlidir.

Çevre sağlığı ülkemizde Anayasa ile korunmasının yanı sıra Çevre Kanunu uyarınca da korumaya alınır. Çevreye zarar verildiğinde ekolojik denge bozulacağından bu durum insan sağlığını tehdit eder. Çevreye zarar veren bazı fiiller suç kabul edilerek kanunlar aracılığı ile çevrenin korunması amaçlanır.

İmar kirliliğine neden olma suçunda korunan hukuki değer sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkıdır. Bunun yanı sıra çevre de korunan hukuki değerler arasındadır.

İmar Kirliliğine Neden Olma Suçu Nasıl İşlenir, Unsurları Nelerdir?

İmar kirliliğine neden olma suçu bina inşa ederken ruhsat alınmaması durumunda ortaya çıkar. Buna ilaveten ruhsat alınmış olsa bile ruhsata aykırı şekilde inşa faaliyetleri sürdüğünde de imar kirliliğine sebep olunmuş demektir.

Kanun imar kirliliğine neden olma suçuna ceza verirken yapı ruhsatı olmadığı halde başlanmış inşaatlara elektrik, su ve telefon bağlayanlar için de yaptırım uygulamaktadır. Bu suç şikayete tabi suçlar arasında olmayıp soruşturulması ve kovuşturulması re ’sen yapılır.

Suçun unsurları; fiil, mağdur, konu, eylem ve nedensellik bağıdır. Fiil yapı ruhsatı almadan ya da ruhsata aykırı yapı inşa etmektir. Bu suçta mağdur kamudur. Suçta belirli bir kişiden söz edilemezken sağlıklı bir çevrede yaşama hakkına sahip olan herkes bu suçta mağdur olarak kabul edilir. Suçun konusu ise belediye sınırları içinde ya da özel imar rejimine tabi yerlerde inşa edilen binalardır. Fail ise ruhsatsız ya da ruhsata aykırı bina yapandır.

İmar Kirliliğine Neden Olma Suçunun Cezası Nedir?

Türk Ceza Kanunu 184. Madde uyarınca yapı ruhsatı almayan veya yapı ruhsatı olmasına rağmen ruhsata aykırı şekilde bina inşa edenler cezalandırılmaktadır. Bu kişiler için kanunda öngörülen hapis cezası 1-5 yıl aralığında olur.

Yapı ruhsatı olmadan başlanmış olan binalarda şantiyeler kurulmuş ise ve bu şantiyelere elektrik, su gibi bağlantılar yapılmış ise buna müsaade edenler de cezalandırılmaktadır. Binada yapı kullanma izin belgesi yoksa herhangi bir sınai faaliyet için izin veren kişinin 2-5 yıl aralığında hapis cezası alması söz konusu olmaktadır.

Kişi imar planına aykırı olarak inşa ettiği binayı imar planına uygun hale getirdiği takdirde kamu davası açılmayacağı gibi açılan kamu davası da düşmektedir. Mahkum olunan cezanın ise bütün sonuçları ile ortadan kalkması söz konusu olmaktadır.

İmar kirliliğine neden olma suçu; cezası ve kovuşturma süreci dikkate alındığında son derece titiz, dikkatli ve usule göre hareket edilmesi icap eden suç tipidir. Bu bakımdandır ki sürecin takibinde yetkin bir ceza avukatı ile hareket etmek son derece sağlıklı sonuçlar verecektir.

Zamanaşımı, Şikayet Süresi ve Görevli Mahkeme

İmar kirliliğine neden olma suçunda görevli mahkeme Asliye Ceza Mahkemesi’dir. Bu suçta şikayet şartı aranmaz. Savcılık şikayete gerek olmadan olayı haber aldığında soruşturma başlatabilir. Şikayet şartı olmadığından re ’sen hareket edilen imar kirliliğine neden olma suçunda şikayetin geri çekilmesi de davanın düşmesine engel teşkil etmez.

TCK 184 kapsamında çevreye karşı işlenen suçlar arasında yer alan imar kirliliğine neden olma suçunda dava zamanaşımı süresi 8 yıl olarak belirlenmiştir. Savcılığın olayı haber almasının ardından soruşturma başlatma yetkisi vardır. 8 yıllık zamanaşımı süresi geçtiğinde ise dava zamanaşımı devreye girmektedir.

Etkin Pişmanlık ve HAGB

İmar kirliliğine neden olma suçunda HAGB kararı uygulanamamaktadır. Bu suçta hapis cezasının ertelenmesi kararı koşullar sağlanmışsa verilebilir. İmar kirliliğine neden olma suçu uzlaşma kapsamında da yer almamaktadır. Bu suç kamunun mağduriyetine sebep olan suçlar arasındadır ve kamu davası açılarak yargılama yapılır.

Etkin pişmanlık hükümleri imar kirliliğine neden olma suçunda uygulanabilmektedir. Etkin pişmanlıktan yararlanmak için suç işleyenin verdiği zararı gidermesi ve bu suç sebebi ile iradi olarak pişmanlık duyması gerekir. TCK 184 uyarınca ve 5. Madde kapsamında bu suçta etkin pişmanlık hükümleri uygulanabilir.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top