Türk Ceza Kanunu 191. Madde kapsamında düzenlenmiş olan uyuşturucu madde kullanma suçu sebebi ile toplumun da zarar göreceğinden hareketle açılan dava kamu davası niteliğinde olur. Uyuşturucu madde suçlarında savcılık bu sebeple iddia makamı sıfatı ile kamuyu temsilen davaya taraf olurken kamu davaları ile toplumda oluşacak düzen bozuklukları önlenmeye çalışılır.
Kişinin uyuşturucu maddeyi kabul etmesi, satın alması, kullanma amacı ile bulundurması ya da herhangi bir şekilde uyuşturucu madde kullanması ilgili kanun maddesi uyarınca uyuşturucu madde kullanma ve bulundurma suçu kapsamında cezalandırılmaktadır.
TCK 191 kapsamında suç iki şekilde işlendiğinde genel kabul şartları oluşmuş sayılır. Uyuşturucu maddenin kullanılması ya da kullanma amacı ile bulundurulup, satın alınması ya da kabul edilmesi uyuşturucu madde kullanma suçunu oluşturur.
Uyuşturucu Madde Kullanma Suçu Nedir?
Uyuşturucu madde kullanma suçu uyuşturucu madde ticareti yapma suçu ile karıştırılmaması gereken bir suçtur. Her iki suç için öngörülen cezalar farklıdır. İki suç birbirinden ayrılırken uyuşturucu maddenin hangi miktarlarda kişi üzerinde olduğu önemlidir.
Kişi uyuşturucu maddeyi kişisel kullanımı için satın aldığında, bulundurduğunda, kabul ettiğinde ya da kullandığında uyuşturucu madde kullanma suçunu işlemiş olur. Uyuşturucu madde kullanma suçuna ilişkin savunma başta olmak üzere ceza yargılamasında önem teşkil eden tüm hususların uzman bir ceza avukatı marifetiyle yerine getirilmesi çok daha yararlı olacaktır.
Zamanaşımı ve Şikayet Süresi
Uyuşturucu madde kullanma suçu için belirlenmiş olan zamanaşımı süresi 8 yıldır. Bu süre içinde dava açılmadığında zamanaşımı süresi geçeceğinden hak kaybı yaşanması kaçınılmaz olur.
Uyuşturucu madde kullanımı suçu şikayete tabi suçlar arasında değildir. Bu suçla ilgili savcılık haber alır almaz re’sen soruşturma başlatır. Suçun takibinde şikayet süresi yoktur. Dava zamanaşımı süresi içindeyken soruşturma veya kovuşturma her zaman yapılabilir.
Kullanmak İçin Uyuşturucu Madde Bulundurma Suçunun Şartları ve Unsurları
Uyuşturucu madde kullanma suçu ele alınırken bazı şartların varlığına bakılması gerekir. Öncelikle kullanılan uyuşturucu madde miktarına bakılır. Zira uyuşturucu madde kullanma suçu ile ticaretini yapma suçu arasındaki en belirgin fark uyuşturucu maddenin miktarı olmaktadır.
Uyuşturucu maddenin kişisel kullanım ihtiyacı dışında bir miktarda bulunmuş olması ticaretinin yapılması açısından dikkate alınır. Uyuşturucu veya uyarıcı maddenin cinsi, kişinin fiziksel ve ruhsal yapısı kullanabileceği uyuşturucu miktarının tespitinde göz önünde bulundurulur.
Bu kapsamda ise Adli Tıp Kurumu’nun değerlendirmeleri dikkate alınmalıdır. Kişinin günde ortalama olarak 1-1,5 gramdan 3 defa uyuşturucu madde kullanabileceği var sayıldığında yıllık kullanabileceği uyuşturucu miktarından fazlasını bulundurması durumunda suç oluşmuş kabul edilir.
Bu suçta failin davranışları da dikkate alınır. Bu kapsamda da davranışlarının uyuşturucu madde kullanmaya yönelik olup olmadığına bakılmaktadır. Fail uyuşturucu madde ile ilgili müşteri ile pazarlık yapmış ise ya da benzer davranışlar söz konusu olduğunda suç uyuşturucu madde ticareti kapsamında incelenir.
Uyuşturucu maddenin nerede bulunduğu da önemlidir. Uyuşturucu madde depo gibi bir yerde zulalandığında ya da kolay ulaşılamayacak bir yere saklandığında ticaretinin yapıldığı düşünülür. Uyuşturucu maddenin bulunduruluş biçimi de suç vasfı tespit edileceği zaman önemli olur. Bu kapsamda ise çok sayıda paket halinde hazırlanmış olması, küçük paketlerin varlığı gibi hususlar ticaretinin yapıldığı yönünde bir işaret olabilir.
Uyuşturucu madde bulunduran kişinin ne tür maddelerle yakalandığı da önemlidir. Sanığın uyuşturucu maddeyi kullanıp kullanmadığının da incelenmesi suç vasfı belirleneceği zaman önemlidir. Suç işlenip işlenmediği konusunda deliller incelenirken tanığın gelir düzeyi, geçim kaynakları gibi hususların da araştırılması gerekmektedir.
Uyuşturucu Madde Kullanma veya Bulundurma Suçunun Cezası Nedir?
Uyuşturucu madde kullanma veya bulundurma suçu için verilen cezalar hapis cezası olurken 2-5 yıl aralığında değişen sürelerde bu cezaların uygulandığı görülmektedir.
Ceza davası kapsamında ele alınan uyuşturucu madde kullanma suçu doğrudan ve dolaylı yollardan toplumu da zarara uğratan bir suçtur. Bu sebeple de savcılık makamı kamunun temsilcisi sıfatı ile bu tür davalarda iddia makamı olarak görev alırken kamu davası açar.
Suç nitelikli olarak işlendiğinde ise verilen cezalarda artışa gidilir. Bu suçun nitelikli hale gelmesi için umuma açık alanlarda okul, ibadethane, yurt, hastane, kışla ve benzeri sosyal alanlara 200 metreden daha yakındayken işlenmiş olması gerekir. Bu durumda da verilen cezada yarı nispette artış söz konusu olmaktadır.
Cezanın Ertelenmesi, Adli Para Cezasına Çevirme ve HAGB
Uyuşturucu madde kullanma suçunda erteleme kararı verilmesi durumunda sanık hakkında en az 1 yıl süreyle denetimli serbestlik tedbirine başvurulmaktadır. Bu karar 6’şar aylık süreyle en fazla iki defa uzatılabilmektedir. Erteleme hükümleri ihlal edildiği takdirde sanık hakkında ertelenen kamu davası açılmaktadır.
Uyuşturucu madde kullanma suçu için verilen ceza miktarı adli para cezasına çevrilmeye müsait olmadığından bu hükümler uygulanamamaktadır. Bunun yanı sıra hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı bu suçta verilebilmektedir. Uyuşturucu madde kullanma suçunda HAGB, erteleme kararı verilebilirken adli para cezasına çevirme uygulanamaz.